4 Ocak 2010 Pazartesi

ZENGİN OLMAK!

ZENGİN OLMAK!

Zengin olmayı kim istemez? Yediğin önünde, yemediğin ardında.

Çalışmak yok.

Harca, harca para bitmez.

İstediğin yere istediğin zaman gidersin. İstediğini istediğin zaman alısın.

Fakat nasıl zengin olunur?

Ne kadar paran varsa zengin sayılırsın?

Bir zamanlar "her mahallede bir milyoner" sloganı ile oy toplanmıştı.

Artık 5.000 – 10.000 TL paran olanlar bile zengin sayılmıyor.

Piyangoda en büyük ikramiye büyüdükçe büyüyor. Sayısal loto da verilen ikramiyeler arttıkça loto oynayan o kadar çok oluyor.

Artık alın teri ile para kazanmak modası geçti.

"Çocuklarımın boğazından haram lokma geçmedi" sözü unutuldu.

Müteahhitlerin yaptığı evler yıkılıyor, binlerce kişi ölüyor, vicdan azabı duyulmadığı gibi suçu kimse sahiplemiyor.

Çiftçinin ürünü para etmiyor.

Vergiler zamanında ödenmiyor.

Belediyeler, işverenler işçilerden kestikleri paraları SSK ya, verdileri vergi dairesine ödemiyor.

Yolsuzluklar, rüşvet önlenemiyor.

Kısa sürede zengin olanların nasıl zengin olduğu bilinse bile ayıplanıp, kınanacağına "BRAVO, İŞİNİ BİLİYOR. KISA SÜREDE KÖŞEYİ DÖNDÜ" diye hayranlık duyuluyor.

Herkes gemisini kurtarmağa bakıyor.

Başkalarına ne olduğunu düşünmüyor, umursamıyor.

TV de sanatçı denilen kişilerin çamur banyoları, aşk hayatları, evleri, çılgınlıkları hayranlıkla izlenip onlara özeniliyor.

“Bu paraları nereden buluyorlar? Sorusunu kimse aklına getirmiyor.

Diyelim ki;

Piyangodan, lotodan büyük para kazandık.

Yakınımızdan miras kaldı.

Yaptığımız işten yüklüce bir para geçti elimize.

Çalışmak, bu parayı üretime yatırmak aklımıza bile gelmiyor.

Parayı yüksek faize, repoya, borsaya, devlet tahviline, dövize, altına yatırıp sırt üstü yatmak, hiç çalışmadan paramızla para kazanmak, gününü gün etmek, kazancı zevk ve sefada harcamak hayali kuruluyor.

Eğer bu şekilde zengin olmak ve bu şekilde yaşamak hayalleri kuruyorsak,

Böyle zengin olmaya, böyle yaşamağa karşı çıkmıyorsak,

Hukuksuzluktan, dokunulmazlıktan, yakınmıyorsan, Deniz fenerinden, imar rantından, EĞER ALINTERSİZ, KAZANIP ZENGİN OLMAKTAN yana isen,

Bu düzenden, hayat pahalılığından, işsizlikten, yolsuzluktan, iç borçtan, dış borçtan, kısaca hiçbir şeyden yakınmağa hakkımız yok. 13.10.2009

Hiç yorum yok: