12 Nisan 2008 Cumartesi

OVACIK ALTIN MADENİ VE HUKUK SAVAŞI - 5

SİVİL HALK DİRENİŞİ
OKTAY KONYAR'A 18 AY HAPİS
Altın madenine karşı çıkan köylülerin sözcüsü Oktay Konyar'a, 28-11-1999 tarihinde 'Tenekeli Eylem' olarak isimlendirilen eylem nedeniyle 18 ay hapis cezası verildi.
Oktay Konyar'ın 18 ay hapis kararı, 'geçmişte mahkumiyeti bulunması ve suç işleme eğilimi dikkate alınarak' tecil edilmiyor. Konyar kararı temyiz edecek.
Bergama Asliye Ceza Mahkemesi Oktay Konyar ve İrfan Keskin'e, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefetten 18'er ay hapis cezası verdi.
Bergama Asliye Ceza Mahkemesi, video kasetin çözümü sonucu, Oktay Konyar'ın yasal olmayan yürüyüşü megafonla yönettiği, İrfan Keskin'in de ona yardım ettiğini belirlemesi ve yine video kayıtlarda, Güvenlik Amirinin topluluğa, "Yasal olmayan yürüyüş yapıyorsunuz, dağılın" biçiminde birkaç kez uyarı yapıldığını buna rağmen yürüyüşe devam edilmesi üzerine suçun oluştuğu kanısına vardı.
İrfan Keskin de 18 ay hapis cezasına çarptırıldı. Ancak Keskin'in cezası tecil edildi. Keskin de temyize gideceğini bildirdi.
Asliye Ceza Mahkemesi kararın hüküm kısmında şunlar yer alıyor: Sanıkların subut bulan kanuna aykırı gösteri yürüyüşünü yönetmek suçundan dolayı eylemlerine uyan 2911 S.K.' nun 28/1 maddesi gereğince suçun işleniş biçimi ve özelliği göz önüne alınarak 1 yıl 6 ay hapis ve 10.000 TL .P.C. ile cezalandırılmasına, Sanıklara verilen ağır para cezasının 4421 S.K .nun 6. mad. Değişik TCK. Ek 4 mad. Gereğince 60.000.000 TL A.P.C. sına yükseltilerek cezalandırılmalarına,
Sanıklardan İrfan Keskin'in geçmişte mahkumiyetinin bulunmaması ve suç işleme eğilimi göz önüne alındığında bir daha suç işlemekten çekineceği hususunda mahkememize müspet kanaat hasıl olduğundan sanığa verilen cezanın 647 S.K.nun 6. maddesi gereğince TECİLİNE
Diğer sanık Oktay Konyar'ın geçmişte mahkumiyetinin bulunması ve suç işleme eğilimi dikkate alınarak cezasının tecil edildiği taktirde bir daha suç işlemekten çekineceği hususunda mahkememize müspet kanaat hasıl olmadığından 647 S.K.' nun 6. maddesinin sanık hakkında uygulamasına yer olmadığına...
DAVA KONUSU OLAN EYLEM
ALTIN YÖRESİ KÖYLÜLERİ YENİDEN EYLEMDE
Uluslar arası Tahkime, termik ve nükleer santralleri ile Rize Çamlıhemşin'deki kurulmak istenen hidroelektrik santraline karşı gösteri yapan köylüler bu kez de ayaklarına teneke bağlıyarak yürüdüler.
Bergama'da altın çıkarmak isteyen Eurogold şirketine karşı 10 yıldır bu yana mücadele eden ve birbirinden ilginç eylemlerle seslerini Türkiye ve dünyaya duyuran altın yöresi köylüler eylemlere yeniden başladılar. Uluslar arası Tahkime termik ve nükleer santraller ile Rize Çamlıhemşin'de kurulması planlanan hidroelektrik santraline karşı çıkan köylüler, ayaklarına teneke bağlayarak yürüdüler. Tenekeleri bu kez ayağımıza bağladık. Eurogold buradan giderken de arkalarından çalacağız.
Pazar günü sabah saat 10:00 sıralarında Çam köy meydanında toplanan yaklaşık 1000 civarında köylü Çevre Yürütme Kurulu Başkanı Oktay Konyar öncülüğünde el ele tutuşarak madene doğru yürüyüşe geçti.
Üzerlerinde, Eurogold, Uluslar arası Tahkim, Atom santralleri, Rize Çamlıhemşin'deki Fırtına Vadisinde kurulmak istenen hidrolik elektrik santrallerine karşı çıkan pankartlar bulunan köylüler ayaklarına da teneke bağladılar. 26.03.2001
SEFA TAŞKIN: EUROGOLD İŞÇİ ALACAĞI VAADİ İLE HALKI BİRBİRİNE DÜŞÜRMEYE KALKIŞIYOR, SUÇ İŞLİYOR.
Bergama'da siyanürlü altın madeni işletmek isteyen EUROGOLD'un son günlerde işçi alacağına ilişkin yaptığı propagandaları nedeniyle Bergama'da yaşanan gerginlik üzerine; Pergamon olarak anılan Çevre Koruma Kuruluşunun ve Bergama'nın eski Belediye Başkanı Sefa Taşkın şu açıklamayı yaptı:
Bergama köylülerinin yörelerinde işletilmek istenen siyanürlü altın madenine karşı sürdükleri mücadele, gösterdikleri direnç karşısında, çok uluslu EUROGOLD şirketine yapacağının şaşırdı.
Bilindiği gibi Nisan 1997'de, yüksek mahkeme Danıştay'ın verdiği nihai karar çerçevesinde Bergama'da siyanürlü madenin çalıştırılması yasal olarak mümkün değildir. Mahkeme kararına göre, bu maden: Anayasamızın 17. maddesinde yer alan "herkes yaşama hakkına sahiptir" ve56. maddesinde yer alan "herkes sağlıklı ve dengeli hiç çevrede yaşamak hakkına sahiptir." İlkelerine aykırıdır.
Mahkeme kararlarına ve Türkiye'de hukukun üstünlüğünü savunma Bergama köylüsünün bu madene karşı çıkışta karalı oluşu; Bergama'da ve Türkiye'nin her yanında yaptığı barışçı ve sevimli eylemler kamuoyunun malumdur. Bu duruma rağmen EUROGOLD şirketi Bergama'yı terk etmiyor ve bölgede huzursuzluk yaratmaya devam ediyor.
Madeni çalıştırmak için türlü ikna (!) yöntemleri kullanmaktan çekinmiyor. İnsan sağlığına zararlı olduğu mahkeme kararıyla tespit edilmiş. Bergama'daki siyanürlü madenin EUROGOLD tarafından, reklam yoluyla propaganda yapması 1998 yılında yüksek Reklam Kurulu tarafından yasaklanmış ve bu yönde reklam yapan EUROGOLD'a 80 milyar TL ceza verilmişti.
Son günlerde, bölgede, radyolara verdiği yasadışı reklam ve ilanlarla yakında madenin çalıştıracağını iddia eden, sözde işçi alacağını açıklayan EUROGOLD hakkı birbirine düşürecek tehlikeli adımlar atıyor. Maden alanına 30-40 km uzaklıktaki köylere yaptığı çağrı sonucu, siyanürlü altın madenin zararları konusunda bilgi sahibi olmayan ve kendisine iş isteğiyle müracaat eden köylüleri kendi yandaşı yapmaya çalışıyor, bu kişileri siyanürlü madene karşı mücadele eden köylülere karşı kışkırtıyor.
EUROGOLD, ilgililere verdiği taahhütnamede belirttiği gibi; maden çalışsa bile ancak uzman düzeyinde 117 kişi çalıştıracaktır. Bu açıkken; yüzlerce kişi işe alacakmış zamanı vererek binlerce kişiyi, gerek dışı bir biçimde iş vaadi ile oyalamak, onları madene karşı direnen köylülere karşı kışkırtmak, tehlikeli sonuçları ilerde görülecek ciddi bir provakasyondur.
EUROGOLD, ne yaparsa yapsın maden çevresinde yaşayan köylüleri direnişlerinden vaz geçiremeyecektir.
Anlaşıldığına göre, iş vaadi ile kandıracağı uzak yörelerin köylülerini direnişçi köylülerin karşısına çıkarmayı tasarlamaktadır. Bergama halkı, kutsal Ramazanda iftar yemeği veren, kuzu koç dağıtan, sağa sola para saçmasını pek seven Avustralyalı EUROGOLD' nun bu tür provakasyonlarına alışıktır.
Hiç merak etmesin ki, iş vaadi ile kandırmaya çalıştığı köylüler bu vaadin gerçekleşmediğini gördükçe, pek yakında direnişçi köylülerin destekçisi olacaktır.
Ancak, Avustralyalı EUROGOLD' un Bergama macerası gittikçe tehlikeli boyutlara vurmakta, halkı birbiriyle çatışır noktaya doğru itmektedir. Türkiye'de EUROGOLD' da göz yunan ilgililer olduğu gibi, dur diyecek diri güçler de vardır. 02.04.2001
EUROGOLD KAÇ İŞÇİ ALACAK?
Eurogold'a rekor başvuru yapılmasının ardından, şirket kaç işçi alacak? Sorusu Bergama'da tartışma konusu oldu.
Eurogold'un alacağını açıkladığı, uzman düzeyindeki başvurular için 11.500 başvuru formu alındı.
Şirketten verilen bilgiye göre; Formun 7500-8000 tanesi doldurularak Eurogold'a işe girmek için başvuru yapıldı.
Şirket yetkilileri madende 240 kişinin çalışacağını belirtiyor. Madende şu anda kendi verilerine göre 30'u koruma olmak üzere 60 kişi çalışıyor.
Ayrıca ücretsiz olarak işten çıkarılanlardan 20 kişi tekrar işe alındı. Geride bekleyen 30 ücretsiz izinli de yakında işe tekrar alınacak. Bu durumda 240 kişilik kontenjanın 110'u dolmuş durumda. Mühendis düzeyinde uzman ve yabancı personeli de ilave edersek rakam 200'e yaklaşıyor.
Geriye 40-60 kişilik bir işçi alımı ancak söz konusu olabilecek. 09.04.2001
BERGAMALININ HUKUKA SAYGI EYLEMİ
Bergama köylülerinin sözcüsü Oktay Konyar, Bergama'da yargı kararlarının uygulanmasını istediklerini söyleyerek ''Yargının ya bağımsızlığı vardır ya da yoktur. İkisinin ortası olamaz. Yargı Bergama'da bu madeninin işletilmemesi yününde karar vermiştir. 11 yıldır süren direnişimiz, sonuç alınıncaya kadar devam edecek. Yargı kararları uygulansın, Bergamalı köylü, evine dönsün'' dedi.
OZAN YAYMAN
BERGAMA - Bergama'da siyanürle altın çıkarmak isteyen Eurogold'un üretime geçmek için işçi ve iş makinesi getirmeye başladığı duyumunu alan yöre halkı önceki gece madeni kuşattı. 3 binin üzerinde Bergama köylüsü, pazartesi gecesi ellerinde meşalelerle maden sahasının çevresinde dolaşarak ''Eurogold gidecek, bu iş bitecek'' sloganları attı.
Köylülerin eylemi, olağanüstü güvenlik önlemleri altında gerçekleşti. Bergama'nın yanı sıra Kınık ve Aliağa'dan bölgeye gelen takviye jandarma birlikleri, maden sahası etrafında kordon oluşturdular.
Köylüler, eyleme ''Hukuka saygı'' adını vererek yargı kararları uygulanıncaya değin mücadelelerinin süreceğini söylediler.
Bergama köylüsünün son eylemi Narlıca köy meydanında akşam saatlerinde başladı. Narlıca' nın yanı sıra Pınar köy, Çam köy, Tepe köyden gelen 3 binin üzerinde köylü, taşıdıkları meşalelerle Ovacık altın madeni sahasına tek sıra halinde yürüyüşe geçtiler. Jandarma, köylüler Bergama-Çanakkale yoluna geldiğinde barikat oluşturdu.
Köylülerin sözcüsü Oktay Konyar ile Bergama İlçe Jandarma Komutan Vekili Jandarma Kıdemli Astsubay Cevdet Özdeyli arasında gösterinin sona erdirilmesi konusunda yaşanan tartışma, köylülerin, ''Halkız, haklıyız, kazanacağız'' sloganlarıyla sona erdi ve yürüyüşe devam edildi.
Kalabalık grubun Ovacık Köyü önünden geçtiği sırada gerginlik en üst seviyeye ulaştı. Oktay Konyar, Bergama'da yargı kararlarının uygulanmasını istediklerini söyleyerek ''Yargının ya bağımsızlığı vardır ya da yoktur. İkisinin ortası olamaz. Yargı Bergama'da bu madeninin işletilmemesi yününde karar vermiştir. 11 yıldır süren direnişimiz, sonuç alınıncaya kadar devam edecek. Yargı kararları uygulansın, köylü, evine dönsün'' dedi.
HOPDEDİKS ÖDÜLLERİ
Siyanürlü altına karşı 11 yıldır mücadele eden ve renkli eylemleri nedeniyle birçok ödül alan Bergamalılar, bu kez, kendilerini destekleyenleri "ekmek, papatya ve zeytin dalı" ile ödüllendirdi.
12 Kurum, 5 çevreci kurum, 10 bilim adamı, 22 yurttaş ve 14 basın mensubunun ödüllendirildiği Tepe köy Meydanı'ndaki törende konuşan. Bergama Çevre Yürütme Kurulu Başkanı Oktay Konyar, siyanürlü altın madenine karşı 11 yıldır inanılmaz bir yürekle mücadele veren köylülerin sadece Bergama'yı korumakla kalmadığını, ulusal bağımsızlığı simgeleyen bir davranış da gösterdiklerini söyledi, "Gece-gündüz, kar-kış demeden Türkiye'nin her yerine gittik. Bu mücadeleyi hep beraber başaracağız. Yunanistan bizi örnek aldı, biz bir yargı kararını bile uygulatamadık. Bu işi bitirmeye kararlıyız" dedi.
EKMEĞE MAKBUZ KESTİ
Bergamalıların uzun süredir avukatlığını yapan ve bugüne kadar tek kuruş almayan avukat Senih Özay, köylülere, aldığı ekmek karşılığı makbuz kesti, "Artık yaşlandım. Ayrıca, hastayım. İzinizle, görevini, İzmir Barosu Başkanı Noyan Özkan ve mücadeleyi destekleyen avukatlara bırakmak istiyorum" diye konuştu. Özkan da, Bergamalıların mücadelesine hep birlikte hukuksal destek vereceklerini söyledi. Belediye Eski Başkanı Sefa Taşkın ise, hukuk kuralları içersinde madeninin çalışmaması için tepki göstermeye devam edeceklerini kaydetti.
YEDİ DÜVELE RAĞMEN
TMMOB Genel Başkanı Kaya Güvenç de, mücadeleye, tüm meslek mensuplarının desteğini sürdüreceğini belirtti, "İşiniz zor. Yedi düvele karşı mücadele ediyorsunuz. O yedi düvelin günümüzdeki adı kürselleşme, IMF, G-7, Avrupa Birliği ve nafta. Buradaki adı ise, Eurogold. Ancak, işiniz kolay. Türkiye sizinle" dedi. Prof. Dr. Tolga Yarman da, Akkuyu ve Bergama'ya destek verdiğini hatırlattı, " Her eylemle birer destan yazdınız" diye konuştu.
AVUSTRALYA'YA BİLE GİTTİ
Mücadelenin simge isimlerinden "Hopdediks" lakaplı merhum Bayram Kuzu, pijamasıyla anılırken, bir ödül de Avustralya'ya gönderildi. Avustralya'nın yerli halkı Aborojinler adına ödülü alan Emek Değirmenci, "Bergama, 3'üncü Dünya atıklarının çöplüğü olamaz" dedi. 23.04.2001
Macit Sefiloğlu, (DHA) Hürriyet
NORMANDY
Siyanürcü şirket Eurogold, öğrendiğimize göre "Normandy" adıyla sahnede. Önceleri de Ovacık Altın 2000 dedilerdi.
Adı ne olursa olsun, Derviş Programı'na sarılanlar, rahat, rahat, "Yabancı sermaye için Türkiye cennettir," diyor, ülkemizin dostunun, düşmanının değil, onların Türkiye'ye yapacağı yatırımın önemli olduğunu, dünya sermaye piyasasına bar, bar bağırarak ilan edip duruyorlar. Çok uluslu şirketler de çullanmışlar ülkemize, işbirlikçileri aracılığıyla ne emek yaşamı bırakıyorlar, ne de rahat bir üretim yaşamı. Fatura sürekli emekçilere kesiliyor. Sürekli kemer sıkan, sürekli fedakarlık eden emekçiler oluyor. Artık emekçilerin kemer sıkmak istemediğini, fedakarlık etmek istemediğini alanlarda haykırarak ilan ettiğini Sağır Sultan bile duydu. Alanlarda "EMEK PROGRAMI" ilan ediliyor, işyerlerinde, mahallelerde, köylerde emekçiler, "Krizin faturası, krizi çıkaranlara," diye haykırıyor.
Çoğu kez düşünüyorum: Bu kadar talandan, hortumdan, bir kalemde trilyonlar götürenler ve onların can dostları kimler? Onları koruyanlar kimler? Bunlar neden İMF'c i, DB' ci, ABD' ci, AB' ci, MAİ' ci, MİGA' cı, TAHKİM' ci?
Neden bunlar EUROGOLD'cu, NORMANDY' ci? Onlar için, "İMF defol, Eurogold defol, Normandy misin, nesin, defol, bizim halkımız sizi istemiyor, Bergama köylüsü sizi istemiyor, defolup gidin ülkemizden" demek neden bu kadar zor acaba?
Bunu anlamak için, bir on yıl daha mı bekleyeceği sanılıyor Bergama köylüsünün? Minareyi çalan, kılıfını hazırlarmış, derler. Eurogold ve Normandy kılıfı, Tahkim Yasası'nda yararlanmak için mi düşünüldü, dersiniz? Eğer öyleyse bu değişikliğin başarı şansını, gidin, Tepe köy Kartalları'na sorun. Adınızı değiştirenlere sorun. Artık gidin ülkemizden. İstenmediğinizi anlamış olmalısınız artık.
İzmir Sivil Toplum Şenliği: Türkiye'de ilk kez İzmir'de Sivil Toplum Kuruluşları Fuarı açıldığını öğrendim.
Gelecek yıl "Uluslar arası" nitelikte olacakmış. Fuarın açılışı Kültür Parkta yapılmış. 163 Sivil Toplum Kuruluşu artı bir Bergama Köylüleri, eşittir 164 olmamış. 163'te kalmış. 163 Sivil Toplum Kuruluşu katılmış sempozyuma.
Ayrıca çok sayıda İzmirli katılmış törene. Bergama köylüsünün sözcüsü Oktay Konyar'ın "Onur Konuğu" olarak katılacağının açıklanmasına karşın, nedense "Başvurmadığı" gerekçesiyle Bergamalılara yer ayrılmamış. Konyar'ın gelişi, bu nedenle tedirginlik yaratmış.
Bergama köylüleriyle, burada, HER YER BERGAMA, HEPİMİZ BERGAMALIYIZ," diyerek eylem yapacağından kaynaklanıyordu, herhalde bu tedirginlik.
Bizim köylüler alıştı artık: "Halkız, halklıyız, kazanacağız," demeye. Eurogold'un adı, değil Normandy, "Le jour le plus long" da olsa, Eurogold'un kurtuluşu yok. İşte o zaman, "Halkız, haklıydık, işte kazandık," diyecekler...
Ve zeybekler maden alanında oynanacak coşkuyla, çoluk çocuk, topluca... 14.05.2001- Gani Oğuz
BERGAMA PERGAMON DERNEĞİ’NDEN BASIN AÇIKLAMASI:
KİRLİ YÜZE YENİ MAKYAJ: EUROGOLD ADINI DEĞİŞTİRDİ, NORMANDY OLDU!
12 yıldan bu yana Bergama yakınlarında, siyanür kullanarak altın madeni işletmek isteyen, yöre halkından ve Türkiye kamuoyundan gördüğü büyük tepki sonucunda bugüne değin bu emeline ulaşamayan EUROGOLD şirketi adını değiştirdi.
1980'li yılların sonunda Alman ETALLGESELLSCHAFT, Fransız BRGM ve Avustralyalı NORMANDY POSEIDON şirketlerinin 1/3 oranında ortaklıklarıyla, bir Anonim şirketi olarak Türkiye'de kurulan EUROGOLD: Türkiye'de ve Avrupa'da görülen yaygın tepkiler sonucunda; önce Almanların, ardından Fransızların çekilmesiyle Avustralyalıların elinde kalmıştı. EUROGOLD'un sahipliğini üstlenen Avustralyalı NORMANDY POSEIDON şirketi, dünyada bir çok altın madenine sahip olan ve G.Afrika'da ve Rodezya’da ırkçılığın yıllarca ayakta kalmasını sağlayan ırkçı, ünlü OPPENHEIMER ailesine ait ANGLO AMERİCAN CORP. Şirketine yakınlığıyla tanınıyor.
Türkiye'ye ilk geldiklerinde İngiliz ve Fransız genel müdürlerle çalışan EUROGOLD, dünyanın bir çok yerinde siyanürlü altın madenciliği yapan ve oralardaki halkın tepkisine karşı deneyimli olan Avustralyalıların eline geçtikten sonra Türk kökenli yöneticilerle çalışmaya başlamış, halkın karşı çıkışına ve kesinleşmiş mahkeme kararlarına rağmen Bergama'daki altın madenini işletmenin yollarını daha yoğun bir biçimde aramaya başlamıştı. Son günlerde, yörede yaptığı alım satımlarda kullandığı faturalardan ve gazetelere verdiği ilanlardan anlaşıldığına göre Eurogold adını ve kimliğini değiştirmiş NORMANDY AŞ. Adını kullanır olmuştur.
PERGAMON DERNEĞİ BAŞKANI SEFA TAŞKIN
Konuyla ilgili olarak: Bergama Belediyesi Eski Başkanı ve Bergama'da Kurulu Çevre Koruma Kuruluşu Pergamon Derneği Başkanı Sefa Taşkın şu açıklamayı yaptı:
Bergamalılar on iki yıldır sürdürdükleri mücadele ile siyanür altın madenine karşı canlarını ve çevrelerini koruyorlar. Halkın bu onurlu mücadelesi sonucunda dünyanın en büyük çevre kirleticilerini bünyesinde barındıran EUROGOLD' u bütün Türkiye tanıdı. Halkı kandırmak, onlara siyanürü sevdirmek için yaptığı bütün girişimleri ibretle seyretti: Ramazanda yemek dağıtmaktan Kurban bayramında koç dağıtmaya; asılsız iş vaadlerinden kendisine karşı çıkanları yüksek ücretle iş vermeye; TC yasalarını hiçe sayarak kaçak inşaatlar, barajlar yapmaya; Mahkeme Kararlarını dinlemeyerek tesisleri kaçak olarak işletmeye; yasa dışı bir biçimde reklam yapmaya ilan vermeye, bu tutumu elan sürdürmeye kadar bir çok yasa ve etik dışı davranışa, Türkiye, EUROGOLD' un, bu çok uluslu şirketin vasıtasıyla tanıştı.
EUROGOLD olan adını değiştirerek NORMANDY adını alan bu siyanürcü şirket anlaşılıyor ki, kendini Türkiye ye yeniden kabul ettirmek, kirli olan adını temiz göstermek, belki de önündeki yasal engelleri aşmak için yeni oyunlar peşindedir.
Geçenlerde Yunanistan'da da yasaklanan, ardından da tüm dünya da yasaklanması için büyük kampanyalar başlatılan siyanürlü altın işletmeciliğini Türkiye'de gerçekleştirmek için yeni kampanyalar düzenlenmektedir.
Ancak tüm çabalar nafiledir.
Türkiye ve Bergama, tüm dünyayı kirleten şirketlerin Türkiye'deki bir kolu olan bu siyanürcü şirketi adı ister EUROGOLD olsun ister NORMANDY, gayet iyi tanımaktadır. Halkın ve yasaların gücü karşısında kimse duramaz. 14.05.2001
MADENİNİN ÇALIŞMASI DURDURULSUN
Altın bölgesi köy muhtarları, Cumhurbaşkanlığı, TBMM Başkanlığı, Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılarına dilekçe göndererek "Mahkeme Kararlarını uygulamayan ilgililer ve yetkililer hakkında yasal işlem yapılmasını, maden çalışmalarının acilen durdurulmasını" istediler.
17 köy muhtarının ortak dilekçesinde, “Yasaları ve mahkeme kararlarını uygulamayan ilgililer ve yetkililer hakkında yasal işlem yapılmasını, yöremizde kanun hakimiyetinin sağlanmasını, madenin çalışmasının acilen durdurulmasını arz ve talep ederiz” dediler.
Adını NORMANDY olarak değiştiren EUROGOLD şirketinin, son günlerde, mahkeme kararlarına rağmen Bergama'da siyanür kullanarak altın madeni işletmek için faaliyetlerini hızlandırması üzerine, başta Narlıca Köyü Muhtarı Veysel Akşit ve Çam köy Muhtarı Ali Zeybek olmak üzere maden bölgesinde bulunan köylerin muhtarları, ortak bir dilekçeyle Cumhurbaşkanlığına, TBMM Başkanlığına, Başbakanlığa, İç İşleri Bakanlığına, Başbakan Yardımcılarına başvurarak: "Mahkeme Kararlarını uygulamayan ilgililer ve yetkililer hakkında yasal işlem yapılmasını, maden çalışmalarının acilen durdurulmasını" istediler.
Maden sahasında son günlerde kırma makinelerinin çalıştırılması, yoğun toz bulutunun ve gürültünün görülmesi, Madenin çalışıp çalışmadığına ilişkin olarak sahasını denetlemek isteyen köy muhtarları Veysel Akşit ve Ali Zeybek' in maden sahasına sokulmaması üzerine Bergama'da kurulu ve Pergamon Derneği olarak anılan Çevre Koruma Derneği yöneticileri Emine Gündem, Aytül Bulut ve İsmail Demir, Bergama Cumhuriyet Savcılığına başvurarak madende faaliyet gösterilmesine neden olanlar hakkında suç duyurusunda bulundular.
Konuyla ilgili olarak Pergamon Derneği ve Bergama Belediyesi Eski Başkanı Sefa Taşkın şunları söylüyor:
Adını NORMANDY olarak değiştiren EUROGOLD kesinleşmiş mahkeme kararlarına Rağmen siyanürlü madeni işletmeye çalışıyor. Suç işliyor. İlgililer ses çıkarmıyor. Köylüler son derece tedirgindir.
Türkiye bir hukuk Devleti ise mahkeme kararlarına uyulur ve bu maden çalışmaz. EUROGOLD, yetkililerin ve köylülerin gözünün içine bakarak zorla bu madeni çalıştırmak istiyor.
Bergama köylüsü Türkiye de en bilinçli, en aktif ve en kararlı çevre hareketini yarattı. Canlarını ve çevrelerini korumak için mücadelede son derece azimlidirler. Yetkililer, EUROGOLD' un bu yasa dışı davranışlarına dur demeli bölgede kamu esenliğinin ve huzurunun bozulmasını önlemelidirler.
DİLEKÇEDE İMZALARI BULUNAN KÖY MUHTARLARI:
Aziz Kaya Yenikent Belediye Başkanı, Tezcan Keskin Alacalar Köyü Muhtarı, Hikmet Çolak Tekkedere Köyü Muhtarı, Selim Ak Sağancı Köyü Muhtarı, İbrahim Kart
Yalnızev Köyü Muhtarı, Veysel Akşit Narlıca Köyü Muhtarı, Ali Köprü Yenikent Zafer Mah. Muhtarı, M. Hakkı Kök Kurfallı Köyü Muhtarı, Mehmet Perişan Eğrigöl Köyü Muhtarı, Ali Zeybek Çamköy Muhtarı, Hayrettin Çimen Süleymanlı Köyü Muhtarı, Fahrettin Çolak Yenikent Yunus Emre Mah. Muhtarı, Levent Bulut Sarıdere Köyü Muhtarı, Hasan Şahin Bozköy Muhtarı, İbrahim Beyazkuş Pınarköy Muhtarı, Muzaffer Çetin Küçükkaya Köyü Muhtarı,
17 KÖY MUHTARININ DİLEKÇESİ
CUMHURBAŞKANLIĞI MAKAMINA ANKARA
Bilindiği gibi EUROGOLD (NORMANDY) adlı yabancı şirket tarafından yöremizde siyanür kullanılarak işletilmek istenen altın madeni, yüksek mahkeme Danıştay tarafından Anayasamızın 27. maddesinde yer alan "Herkes yaşama hakkına sahiptir", 56. maddesinde yer alan "Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşamak hakkına sahiptir" ilkelerine aykırı bulunmuş ve " işletilmesinde hiçbir kamu yararı bulunmadığı" tespit edilmiştir. Bu karar Mayıs 1997'de kesinleşmiştir.
Buna rağmen EUROGOLD (NORMANDY) altın şirketi Bergama'dan gitmemiş, İzmir Bayındırlık İl Müdürlüğünün hakkında yıkım kararları bulunan, kaçak olarak inşa edilmiş tesisler sökülmemiştir.
Durum böyle iken son bir haftadır EUROGOLD (NORMANDY) şirketi yasa dışı bir şekilde inşa ettiği tesisleri kesinleşmiş mahkeme kararına rağmen çalıştırmakta, yasaları ve: Mahkeme kararları değiştirilemez, uygulanması geciktirilemez" diyen Anayasamızın 138. maddesini çiğnemektedir. İlgili devlet yetkililerinin bu duruma seyirci kalması ibret vericidir.
Bu duruma köylerimizde yaşayan insanlarımız büyük bir tepki ve infial duymaktadır. Yasaları ve mahkeme kararlarını uygulamayan ilgililer ve yetkililer hakkında yasal işlem yapılmasını, yöremizde kanun hakimiyetinin sağlanmasını, madenin çalışmasının acilen durdurulmasını arz ve talep ederiz. 21.05.2001
ATIK HAVUZUNDA PİKNİK
Altın bölgesi köylülerinin atık havuzunda piknik yaparak madenin çalışmasını protesto etme girişimi başarısızlıkla sonuçlandı.
Altın bölgesi köylüleri madene giremeyince İzmir-Çanakkale karayolunu 7 saat boyunca trafiği kapattılar. Oktay Konyar önce gözaltına alındı sonra serbest bırakıldı.
Pazar sabahı 27.05.2001 tarihinde Saat 4:30'da , Narlıca-Çam köy-Ovacık-Pınar köy- Tepe köy-Yalnız ev- Aşağı kırıklar -Süleymanlı-Yeni kent köylerinden kadın ve çocukların da olduğu yaklaşık 3 bin kişi toplandı.
Kalabalık, deneme üretimine başladığını açıklayan madene doğru harekete geçti. Amaçları madene hiçbir zarar vermeden atık havuzda piknik yaparak madenin çalışmasını engellemekti.
Fakat madene yaklaştıklarında maden çevresinin ROBOCOP jandarma, Foça ve Bergama jandarmaları tarafından koruma altına alındığını gördüler. Jandarma kalabalığın madene doğru yürüyüşünü engelledi ve yolda yürümelerine izin vermedi. Bunun üzerine topluluk tarlalardan İzmir-Çanakkale karayoluna gelerek karayolunu trafiğe kapattılar. Olay yerine gelen jandarma topluluktan karayolunu boşaltılmasını istedi. Jandarma güçleri ile topluluk arasında yapılan görüşmelerden sonra karayolunun bir şeritinin derhal boşaltılması konusunda anlaşmaya varıldı.
İtfaiye olayların başlamasına neden oldu. Karayolunun bir şeritini boşaltan topluluğa birden Bergama Belediyesine ait İtfaiye aracından tazyikli su sıkılmaya başlandı. Bunun üzerine topluluk itfaiye aracını taş yağmuruna tuttu. Taşlardan bir itfaiye eri yaralandı. Bu olaylar üzerine jandarma kalkanlarını kullanarak köyleri karayolu dışına tarlaya sürmeye başladı.
Yaşanan gerginlik sırasında iki astsubayla Oktay Konyar'ın tartışması yumruklaşmaya dönüşünce Oktay Konyar gözaltına alındı. Konyar'ın gözaltına alınmasına sinirlenen topluluk, Oktay Konyar serbest kalıncaya kadar eyleme devam etme kararı aldılar. Topluluğun bu kararlı direnişi karşısında Oktay Konyar serbest bırakıldı. Eylem yerine gelen Konyar alkışlar ve sloganlar karşılandı. Konyar'ın eylemin amacına ulaştığını belirterek, olaysız bir şekilde dağılacaklarını söylemesi üzerine 7 saat süren eylem sona erdi. 28.05.2001

Hiç yorum yok: