27 Ağustos 2010 Cuma

İKTİDARA YÜRÜMEK (2)

İKTİDARA YÜRÜMEK (2)

İktidara yürümek kolay ama bunu başarmak kolay mı?

Unutmayalım ki

“Ülkemizde en örgütlü ve en çalışkan partisi AKP” 8 yıldır iktidarda. TBMM de anayasayı bile değiştirecek bir çoğunluğa sahip.

AKP, 8 yıllık iktidarında;

İnsanların din ve kutsal inançları oy için kullanılmadı mı?

Tarikatlar, cemiyetler, toprak ağalığı “feodal yapı”, kullanılarak, insanların yoksullukları ve çaresizlikleri kullanılarak, iş, aş yerine sadaka ve yardımlarla avutulup oy alınmadı mı?

Birlikte kardeşçe yaşamak, varken etnik yapılar kullanılarak insanlar ayrıştırıp düşmanlıklar körüklenmeye çalışılmadı mı?

TBMM çoğunluğuna dayanılarak istedikleri yasaları çıkarıp, istedikleri görevlere yandaşlarını atayıp, ülkenin bütün kurumları ele geçirilmedi mi?

Bunu yaparken her yolu mubah sayılmadı mı?

Ordu hakkında karalama kapmayası açılıp, suçlu, suçsuz çeşitli nedenlerle muvazzaf veya emekli generaller cezaevine konulmadı mı?

İktidarın istediğini yapmayan savcılar, istediği gibi karar vermeyen yargıçlar üzerinde Adalet bakanlığı emrinde olan müfettişlerle baskı kurulmadı mı?

Ele geçiremediği yüksek Yargıyı da kontrol altına alabilmek, ele geçirmek için Anayasa değişikliği yapılmadı mı?

Bütün bunlar yapılırken milyonlarca kişi tarafından;

Ülke bağımsızlığı, demokratik laik cumhuriyeti tehlikeye düşüyor,

Millet, gittikçe fakirleşiyor,

Yoksulluk, açlık, işsizlikle birlikte yolsuzluk artıyor,

İktidar partisi yetkilileri ve yandaşları ülke menfaatlerinden çok şahsî menfaatlerini, siyasi emelleri için kullanmaktan çekinmiyor, zengin oluyorlar,

Hepsinden daha vahim, insanların doğruları öğrenmesini engellemek için yandaş medya kuruluyor, iktidara biat etmeyen medya üzerinde baskı kuruluyor,

İstediklerini yapmayan, iktidara en küçük bir eleştiri getiren vergi denetimleri ile cezalandırıp susturuluyor,

Diye her gün haykırılmadı mı?

Bütün bunlar olurken dost ve müttefik olduğumuz, bize “Demokrasi, insan hakları, hukuk devleti, Venedik kriterlerini” uygulayın diyen,

ABD, Orta doğudaki çıkarları için,

AB, istediklerini yaptırabilmek için iktidar partisi ne yaparsa yapsın hoş görmedi mi?

Bütün bu kötü gidişe, milyonların şikâyetine, ülkedeki adaletsizliğe rağmen;

Milyonlarca kişi AKP ye alternatif bir parti olmadığını,

BAYKAL liderliğindeki CHP nin de iktidar alternatifi olamadığına inanıyordu.

Tam umutlar kesilmişken umulmadık bir şey oldu ve halkın umutları yeşerdi.

Baykal “bir komplo nedeni ile de olsa” CHP genel başkanlığından istifa etti.

CHP genel başkanlığı için milyonlarca kişinin ilk aklına gelen kişi KEMAL KILIÇDAROĞLU idi.

Kurultay halkın bu isteği doğrultusunda CHP genel başkanlığına KEMAL KILIÇDAROĞLU’ nu seçti.

KEMAL KILIÇDAROĞLU sadece CHP de değil ülkede bir umut oldu.

Küskünler partiye dönmeye başladı.

Mustafa SARIGÜL “rüzgârı direnemedi zorunlu olarak da olsa” partiyi kurmaktan vaz geçti.

Sadece bunlar da değil. AKP den umdu kesip çaresiz milyonlarca kişi için CHP bir umut kapısı odu.

CHP nin en üst kadrolarından en alt kadrolarına kadar bir hareketlenme başladı.

Herkes bir şey yapmak, partiyi iktidara taşımak için bir görev almaya koşuyor.

KILIÇDAROĞLU parti içi dengeyi sağladıktan sonra ülke gezilerine çıkıp, İl, il, ilçe, ilçe geziyor.

AKP nin ülkeyi nasıl yoksulaştırdığını, gelir adaletsizliğini bütün yanlışlarını anlatıyor.

CHP iktidar olursa ne yapacaklarını anlatıyor.

İlişkilerin yıllardır kopuk olduğu,

AB ülkeleri, ABD yetkilileri ile görüşüyor.

Sosyalist enternasyonal ile soğuyan ilişkileri yeniden kuruyor.

Dünyaya da açılıyor. Türkiye’de işlerin hiç de AKP nin dediği gibi olmadığını anlatıyor.

Bütün bunlar yapılıyor olsa bile iktidar olmak yine de o kadar kolay değil.

İktidar partisi seçimlerde ele geçirdiği kaleleri “devlet kurumlarını” kullanacaktır.

Bu düzenden memnun olanların, küresel sermayenin, özelleştirmelerden pay alanların, AKP iktidarında zengin olanların, tarikat, cemaat liderlerinin büyük oranda desteğini alacaktır.

Başta medya olmak üzere toplumda çok daha fazla baskı oluşturacaktır.

Emrindeki güvenlik güçlerini de muhalefet yapanlara baskı için kullanacaktır.

Doğu özellikle güney doğu Anadolu bölgesi illerinde CHP adaylarına her türlü zorluk çıkarılacaktır.

Seçim sandıklarında oyların sayılmasında, seçim sonuçlarında çeşitli oyunlar oynanacaktır.

Önümüzdeki seçimler çok zorlu geçecektir.

Akıldan hiç çıkamamak gerekir ki, “Ülkemizde en örgütlü ve en çalışkan partisi AKP” dir.

İktidarın yollarında çok fazla diken ver.

İktidara gelmek için bu dikenlerin tek, tek temizlenmesi gerek.

Çok ama çok çalışmak gerek. 25.06.2010

Hiç yorum yok: